KAYNAKLAR

Çocuga Karşı Cinsel Şiddet Suçlarına İlişkin Türk Ceza Kanunu Değişiklikleri Bilgi Notu

Son 15 yıllık süreçte çocuklara yönelik cinsel istismar ve sömürünün sonlandırılması ve çocukların koruması adına dünyada ve Türkiye’de birçok çalışma yürütülmüş, önemli adımlar atılmıştır. Bu gelişmeler arasında Türkiye’nin de hazırlık çalışmalarında katkı verdiği Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi (Lanzarote Sözleşmesi) ve Kadına Karşı Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi) gibi bilime ve tecrübeye dayalı uluslararası ve ulusal mevzuat çalışmaları da bulunmaktadır.

Bu gelişmelerle birlikte, yaygınlaşan medya araçları, artan çocuk hakları bilinci ve cinsel istismar mağdurlarının adalet arayışı ile ilişkili bildirimlerin de artması ve arka arkaya medyada çıkan haberlerin internet üzerinden daha geniş kitlelere ulaşması, hak temelli yaklaşımdan uzak, çocuğun yüksek yararını gözetmeyen, aceleye getirilen, tepkisel, iyi düşünülmemiş ve daha önceki yıllarda emek verilerek hazırlanmış çalışmaları göz ardı eden, bu nedenle de soruna çözüm getirmekten uzak yasal çalışmaları da beraberinde getirmiştir.

Son bir yıldır ardı ardına çıkan kayıp çocuk ve cinsel istismar haberleri ile tekrar alevlenen, ancak Türkiye’nin üyesi olduğu Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler1 tarafından insanlık dışı ya da onur kırıcı ceza olarak da kabul edilen kimyasal hadım ve idam gibi cezalarına odaklı yasa yapım tartışmaları gündemi meşgul etmektedir. Kamuoyu bu konuda yanlış bilgilendirilmekte vesorunun çözümü için kalıcı olabilecek çözümlere odaklanılmamakta ve hali hazırda ön çalışmaları yapılmış, üzerinde uzlaşıya varılmış önerilerden uzaklaşılmaktadır.

Çocuğa cinsel istismar ve sömürüyü ortadan kaldırabilmek için; şiddet henüz gerçekleşmeden önleyecek, gerçekleştikten sonra da çocukları koruyacak, onların psikolojik ve fiziki sağlığına kavuşmalarını ve adaletin yerini bulmasını sağlayacak düzenlemelere ihtiyaç duyulmaktadır. Buradan hareketle, çocuğun yüksek yararını koruyacak yasaları tartışmak, konuyla ilgili daha sağlıklı analizler yapılmasına ve uluslararası standartlara uygun yasal düzenlemeler yapılmasına zemin oluşturmak üzere geçmişten günümüze çocuğa cinsel istismar ile ilgili yasal gelişmeler incelenmiş olup, eldeki yayın ile sizlerin bilgisine sunulmaktadır.

Bu bilgi notu çocuğun cinsel bütünlüğüne dair Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin temel ilkeleri ile 19, 34, 35 ve 36. maddeleri, Sözleşme’ye Ek Çocuk Satışı, Çocuk Fuhşu ve Çocuk Pornografisi ile İlgili İhtiyarı Protokol, Lanzarote Sözleşmesi, İstanbul Sözleşmesi, Avrupa Konseyi Siber Suç Sözleşmesi ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) 182 No’luEn Kötü Biçimlerdeki Çocuk İşçiliğinin Yasaklanması ve Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Acil Eylem Sözleşmesi gibi Türkiye tarafından da kabul edilmiş ve ulusal mevzuatın parçası haline gelmiş uluslararası belgeler, çocuğun cinsel istismarı ve sömürüsüne ilişkin ulusal mevzuat, özellikle Türk Ceza Kanunu (TCK) ile mevzuattaki değişiklikler, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ilgili araştırma komisyonu raporları ve yasa değişiklik teklifleri, Anayasa Mahkemesi kararları ve yasa taslak ve tasarıları incelenerek hazırlanmıştır. Yıllar itibari ile değişiklik geçiren kanun maddeleri bu belgenin ekinde verilmiştir.

Eldeki bilgi notunda incelenen belgeler son yıllarda ülke gündemindeki toplumsal tartışmaları yönlendirici niteliktedir. Çocuğa karşı cinsel istismarın ele alınmasında koruyucu ve önleyici tedbirlerin odağa alınması hayati önem taşımakla birlikte, söz konusu bilgi notunun amacı, farklı dönemlerde gündeme gelen ve TCK odaklı ilerleyen tartışmalara bütüncül ve bilgi/veri odaklı bir bakış açısının sağlanmasıdır.